




Şehir merkezinde büyük katedralin olduğu bölgeye yakın bir yere aracımızı park ettikten sonra gezmeye başladık. Muhtelif tarihi binalar, pazar yeri ve şehir merkezinde gezindikten sonra otobana doğru yola çıktık.





İlk planımızda Zagrepten sonra 400 kö uzaklıktaki Sırbistan'ın başkenti Belgratta konaklamayı planlamıştık. Fakat gezimizin uzun sürmesi sonucu hepimizde oluşan bıkkınlık sonucu bir an önce dönüş yapma isteği Belgrad'ı atlayıp Sofya'ya kadar gitmeye karar vermemize yol açtı.





Hırvatıstan-Sırbistan gümrüğünden toplam yarım saate geçtik. Sırbistan'da yakıt aldığımız istasyonda Türkiye'den gelen bir Tur grubuyla selamlaştık. Adana plakalı bir araç ilgilerini çekmişti. Transit yol Belgrad'ı ortadan ikiye bölüyor. Belgrad'ı da tekrar gördükten sonra Otobana girdik. Otobanda gişeden fiş alma sistemi olduğu için eskiden Türkiye'de olan gişelerde yığılma olayı burada da var. İstanbulda Otoyol ve köprülerde KGS-HGS sisteminin onca kalabalığı nasıl erittiğini görünce ne kadar iyi bir şey yapıldığını anladım ve takdir ettim.





Niş otobanı üzerinde Bayburtlunun Yeri denen Türk Restoranında mola verdik. Yemekten sonra yola devam ettik. Niş ten sonra otoban tek yola dönüştü. Yaklaşık 100 km böyle devam ettikten sonra Bulgaristan sınırına vardık. Bizim yönünüz tenha olduğu için rahat geçtik fakat dönüş yapan gurbetçilerin oluşturduğu uzun kuyrukları görünce onlar için üzüldük. Bulgaristan'a girdikten sonra Türkiye'den bir saat fazla olan zaman dilimimiz eşitlendi.
Saat 23:00 gibi kalacağımız daireyi bulduk. 50 Euro'ya lüks döşenmiş tertemiz bir daire tutmuştuk. Bunun verdiği moralle istirahate çekildik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder